ABD’nin Florida Eyaletindeki Fort Lauderdale cruise limanından Emerald Princess gemisi ile ayrıldıktan bir gün sonra, 20.03.14 günü sabah 07 civarı İngiliz Bahama Adaları’nın ilki olan Eleuthera/Princess Cays adasına geliyoruz.. Gemi sahile yanaşamadığından açıkta demirliyor ve sahile teknelerle götürülüyoruz. “Tender boat” denen tekneler, gerektiğinde “life boat”, can sandalına dönüştürülen tahlisiye sandalları. Yaklaşık 90 kişi alıyor ve epey hızlı gidiyorlar. Bu nedenle inme-binme zor olmuyor.
Adanın yanaştığımız bölümü son derece mütevazı görünüyor. Güneşli bir iskeleye, etraftaki tüm yapılaşmanın barakamsı hediyelik eşya kioskları ve tuvaletlerden oluştuğu beyaz bir kumsala iniyoruz. Kum çok açık renk ama Rio gibi ince değil. Tüm atraksiyon, dalış, banana, surf, şnorkel ve yüzme gibi plaj faaliyetleri. Yaklaşık 13.000 kişinin yaşadığı söylenen yerleşim yeri uzak ve ulaşım olanağı olmadığını öğrendiğimiz için gidemiyoruz. Yanaştığımız bölge, adanın Princess firmasına ait güney ucu olduğundan, onun plaj tesislerini kullanıyoruz. Şezlonglar, şemsiyeler ve her türlü olanaktan istifade ediyoruz. Adeta koskoca bir gemiyle plaj sefasına getirilmiş gibiyiz. Ayrıca çardaklarda bulunan barbekülerde güzel bir öğle yemeği organizasyonu yapılmış. Izgara etler ve salatalardan oluşan plaj menüsü uygulanmış. Bol tropikal meyve de eksik değil. Doğranmış ananas, kavun, karpuz ve papaya, soğuk içeceklerle birlikte servis ediliyor. Deniz çok berrak ve temiz. İleride mercan kayalıklarının olması büyük dalgayı engelliyor. Hafif çırpıntı var ve güneş çok kuvvetli. En son geçen yıl Sandy kasırgası olmuş. Pek çok ağaç kökünden sökülmüş. Hediyelik eşya alırken konuştuğumuz adalı genç kız, sık kasırga olmadığını, ayrıca adalıların kasırga ile baş etmeyi de öğrendiklerini ve yaşadığı adayı dünyada hiç bir yere değişmeyeceğini söylüyor. Daha sonra Virgin Adaları’ndan St. Thomas’ta konuştuğumuz oralı şoförden, kasırgaların Haziran-Kasım arası her yıl tekrarladığını öğreniyoruz ve onun konuşması daha akla yakın geliyor bize.
Eleuthrea adası Bahamalar’a ait ince uzun bir ada. Yaklaşık 1.5 km. genişliğinde ve 180 km. uzunluğunda, Nassau’nun 80 km. doğusunda balık kılçığı gibi uzanıyor. Mercan kayalıkları ve kumsallardan oluşmuş. Doğu kıyısı Atlantik okyanusuna, batı kıyısı ise turkuaz renkli sığ Karaip denizine bakıyor. Leon Levy milli parkı ve turistik tesislerden ibaret olduğu söylenebilir. Milli park bünyesinde 89’u endemik, 299’u yerli olan 1400 tür bitki bulunuyor. Kıyılarında ise dibin değişkenliğine bağlı olarak denizin her rengini görmek mümkün.
Su güzel ve ılık. Saat 14.00’e kadar yüzüp güneşleniyoruz. Yemek sırasında canlı Karaip müziği yapan bir grup insanları neşelendiriyor. Sıcağa rağmen herkes kumda dans ediyor. Öğleden sonra mevsimin ilk kızgın güneşinden fazla etkilenmemek için çok geç kalmadan gemiye dönüyoruz.